
Bir sorumluluk anında, öncesinde belki de çok mühim olmayan bir hikayesi olan, ama yine de hatırladığım bir durumda, bir anda. Yukarıda bahsettiğim, o iki küçük göz'e baktım, daha önce de gördüm mü, tanıdık mı, kimindir, nedir nasıldır ... ? Sorularının cevaplarıyla ilişkisiz olarak o iki göz*, bir merhaba!'yı boğazıma tıkadı. Bir an hepsi birarada, heyecan, korku, gerilim, sıkıntı, coşku ve en önde telaş, üzerime geldiler. Bu için de olduğum durumda yaşadığım tüm baskı bacaklarıma etki ederek, 'ora'dan, o alışkın olmadığım durumdan, sıyrılmama ve sonrasında kaçarcasına koşmama yol açtı.
(* Köz'ü de kullanabilirdim... İçimi yakan manasıyla...:) Belki de bu ikisinin köken olarak bir bağlantısı vardır. Aslında boğazın düğümlenmesi, kuruması aynı şeyler... değil mi?)
Neden mi? O iki küçücük gözde koskocaman iki orman gördüm. Nasıl sığdılar oraya, nereden geldiler bilemiyorum ama gerçekten gördüm. O iki orman o eşsiz, en sevdiğim yeşilde, cikolatadan süslü seyrek gövdelerle... O iki orman bu sonbahar mevsiminde, baharın başlarında yeni yeşermiş, yeni çiçekler açmıştı. Canlı yapraklarla süslü, rüzgarda her bir yaprağın titreyişini görebildiğiniz ve ayrınıtısını merak edip içine dalmak istediğiniz iki orman...
(Sonuca geldik galiba :) )Siz olsanız, kaçmaz mısınız? Düşünüyorum da orada kalmaya yine de cesaret edemiyorum, kaçtım haklıydım diyorum. Aklıma geldikçe 'o gözler beni içine çekiyordu'. Bir daveti vardı ama sonrası belirsizdi. Ne bir harita veriyordu ne de içinde kaybedip yok olacağımı söylüyordu. Mest oluşum ya da mahvoluşum olabilirdi, (farketmez!) ama benim için haddinden çok belirsizdi.
(Sonuca geldik galiba :) )Siz olsanız, kaçmaz mısınız? Düşünüyorum da orada kalmaya yine de cesaret edemiyorum, kaçtım haklıydım diyorum. Aklıma geldikçe 'o gözler beni içine çekiyordu'. Bir daveti vardı ama sonrası belirsizdi. Ne bir harita veriyordu ne de içinde kaybedip yok olacağımı söylüyordu. Mest oluşum ya da mahvoluşum olabilirdi, (farketmez!) ama benim için haddinden çok belirsizdi.
Neyse işte böyle bir 'durum', iki göz'de iki orman... ama biliyorunuz ki aynı anda 'bir' şey'e odaklanabiliyor insan, o bir saniye'de milyon kere birinden ötekine bakmak tüketiyor sizi o an. Hangisine bakacağınızı bilemediğiniz bir ortam, siz olsanız, korkmaz mısınız? Siz olsanız, kaçmaz mısınız?
Tunç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder